Yuh Olsun Fonlanarak Yamulanlara

Hemen her insan normal şartlar altında, köleliğe hayır derken özgürlüğü bayraklaştırır. Devrimci geçinenler ise, özgürlük adına bir adım daha ileri çıkarak, slogan atar, şarkılar eşliğinde yürüyüşler yaparlar. Lakin özgürlüğün kazanılması; bu kadar ucuz değildir. Özgürlük, sağlam bir irade, asil bir duruş ve destansı bir direniş ister.

Zalime ve zulme isyan etmeden özgür olunamaz. Zillete boyun eyenlerin ve klavuzu karga olanların varacağı yer bellidir. Zira dün izzetli olmayı değil zillete boyun eğmeği, onurlu ve hür yaşamayı değil köle olmayı tercih edenler Hz.Hüseyn'i Yezit'in karşısında yanlız bıraktılar. Hatta kendilerince Hz.Hüseyn'e akıl verip nasihat(!) ettiler. Kendileri ise Kabe'nin etekleri altına sığınarak takva süsü altında fazla ibadet etme yarışına girdiler. Bugün ise, aynı zihniyetin uzantıları; dünyanın en onurlu özgürlük savaşçılarını / Hamas'ı küresel emperyalizm ve katil Siyonizm karşısında yalnız bırakmıştır.

Hem de; ya Hamas'ı terörist ilan ederek yada sureti haktan görünebilmek için kınamalar yaparak. Ancak gerçek şu ki köpeği kınamak köpeği köpeklikten vazgeçirmez. Peki, bu aymazlar, bu ruhsuzlar  kimlerdir? Bunlar küresel emperyalizm tarafından fonlanmış veya fonlanabilmek için kuyruğa giren siyasiler, din adamları veya devlet adamlarıdır. Ne yazık ki bugün Müslümanların kıblesi bile işgal altında, lakin kimse bunun farkında değildir. Zira arkasında namaz kılmaya can attığımız Kabe'nin imamı Hamas'ın yanında olmayı fitne olarak nitelemektedir. 
Halkın oyları ile halkın sırtına binen, küresel emperyalizmin uşakları olan siyasiler ise, özgürlük savasçılarını terörist ilan etmektedir. Bu duruma göre, Hamas direnişi hak ve batıl taraftarlarını somut olarak ortaya çıkartmıştır. Bunu görmemek için gözlerini yumanlar hariç vicdanı ölmeyen herkes net olarak görmektedir. Bugün dünyanın her yerinde yönetimlere rağmen Siyonizm lanetleniyor, Hamas'a ise övgüler yağdırılıyor.

Ancak, fonlanan veya fonlanmak için yamulan, korkularının ve çıkarlarının esiri olan insanların özgürlüğünden veya özgürleşmesinden asla söz edilemez. Zira; çöpün yeri çöplük, gülün yeri  gülistandır.  Pekala, kimler kimleri, niçin fonlar? Elbette ki fonlama işini; emperyalist güç odakları," taneyi gördüğü halde tuzağı göremeyen kuşları"  avlamak için yapar.  Yani bu fon sahipleri; " Asla kaz gelecek yerden tavuk esirgemezler."  Evet, küresel güçler daha ziyade siyasileri, din adamlarını, yargı mensuplarını, bilim adamlarını, köşe yazarları ve  devlet yetkililerini perde arkasında fonlayarak gebe bırakır. Yani, fon sahipleri herkesi fonlamak yerine sadece, toplumları eşekleştirebilecekleri fonlayarak bir taşla binlerce kuş avlamaktadır. Ne yazık ki bir devlet liderini, bir şeyhi,  bir medyayı, bir patronu vs. ele geçiren "keklikleri çantaya atmış" oluyor.

Lakin kimler ne yaparsa yapsın, kime uşaklık ve yardakçılık yaparsa yapsın bir gün özgürlük savaşçıları kazanacaktır. Kahrolsun perde arkasında fonlanarak halkını eşekleştirenler, oh olsun eşek yerine konulduğu halde isyan etmeyenlere...